Kürt Memet kitabı üzerine-Tahsin Öztürk

Kitabı okumadan öncede Malatya ‘yı yaşamış biri olarak nasıl bir içerik olabileceğini tahmin ediyordum.
Yanılmadım.
Daha önce okuduğum Y.Solmadan isimli kitapta gördüğün hamaset, bireysellik, kendinden başkasını görmeyen, her şeyi 6 ayda ben yaptım biz yaptık halleri beklediğim gibi Kürt Memet’te yoktu.
Zaten bireysellik ve hamaset o günkü Malatya hareketinde de yoktu.
Birilerine göre şekillenmiş, onun arkasından giden, emir ve talimatla yürüyen bir hareket değildi.
Tersine birimlerin özgür inisiyatifleriyle gelişen bir hareketti.
Türkiye çapındaki en büyük hareket olmasını bu yerellerin kendi konumlarından kalkarak, birimlerin özgür iradeleriyle inisiyatif koymaları ve gelişmesine borçludur.
Despotik katı kurallar emir ve talimatlar yerine, kendi iradesini kullanma özgürlüğüne sahip yerellerin ve kişilerin bulundukları bölge de bu iradelerini kullanabilmeleri hareketin asıl karakteridir.
Onun içindir ki hareket gelişmiş ve en büyük olmuştur
Biz öyle gördük öyle yaşadık.
Malatya kendi iradesini ve yerel inisiyatifini kullanmasıyla o günkü hareketin tipik bir örneğiydi.
Ben sen yoktu bizler vardık …
Özellikle Hekimhan Yeraltı Maden-İş başarısı bir destandır.
Bir yerel inisiyatifin işçi, köylü, memur, esnaf, gençlik birlikte yaratılan örnek bir başarıdır.
Hekimhan için milattır.
Öğrenilecek çok şey vardır.
1980 Malatya’da belediye başkanlığına aday çıkartmak ve şehri bastan başa kavramak, girmedik sokak bırakmadan şehri bildirilerle afislerle taramak kitleselleşmek secim sonucunda CHP ‘yi geride bırakmak; bir kişinin veya birkaç kişinin işi değil, inisiyatif alan yerel birimlerin toplumsal başarısıdır.
Onun içindir ki sonradan Malatya’nın kırında, şehrinde sorunsuz gezenler hangi izlere basarak gezdiğini bilmelidir.
Ama bu başarılarda o günkü şartlarda bu müdahaleleri öneren ve bu öngörü sahibi arkadaşların payı çoktur.
Bunu belirtmek lazım.
Ben kitapta bu anlayışla uyuşan bir dil buldum.
Bencil, hamaset düşkünü, kendine yontan değil. Tersine mütevazi ne ise o, eksiğiyle noksanıyla gocunmadan, olanı biteni abartmadan anlatmış.
Doğrusu da bu.
Emeği geçenlere teşekkürler.
- İzlenme: 1898